30.04.2006

Öldürülen hamile kadının çocuğu sezeryan ile sağ salim kurtarıldı


31 Temmuz 1962 Salı tarihli Hürriyet Gazetesinden

Öldürülen hamile kadının çocuğu sezeryan ile sağ salim kurtarıldı
Bentonville, Arkansas 30 (AP) - 16 yaşındaki hamile bir kadın, dün gece vurularak öldürülmüş ve bundan çok kısa bir süre sonra doktorlar, sezeryan ile ölünün karnındaki çocuğu sağ-salim kurtarmışlardır.
Annesinin ölümünden 10 dakika sonra doğan kız çocuğunun sıhhatinin iyi olduğu bildirilmektedir.
Şerif Muavini D. Arnold 8 aylık hamile olan Mrs. Joyce Red'in Bentonville'deki evinde vurulmuş olduğunu, cinayet sebebinin ne olduğunun henüz bilinmediğini söylemiştir.
Maktulenin kocası Donald Red, bir kamyon şoförüdür.

Silah meraklısı hırsız yakalandı


30 Temmuz 1962 Pazartesi tarihli Hürriyet Gazetesinden

Silah meraklısı hırsız yakalandı
Diyarbakır, 29 (Hususi) - Şehrimiz polisi, girdiği evlerden yalnız tabanca çalan silah meraklısı Musa Korkmaz adında 24 yaşında bir hırsızı yakalayarak adalete teslim etmiştir.
Bir siyasi polisin evine girip tabancasını çalmak isterken ele geçen bu kurnaz ve cesur hırsız, bundan bir müddet önce, Gazi Köşkü'nü de soymuştu. Nitekim bugüne kadar kendisi ele geçmemiş, fakat suç ortağı yakalanmış ve o zaman verdiği ifadede "Musa, Köşkteki Atatürk'ün tabancasına göz dikmişti. Gayesi onu çalmaktı." demiştir.
KARLI BULMUŞ
Köyünde faytonculuk yaparken hırsızlığı karlı bulup bu işe atılan Musa Korkmaz hakkında polis şu bilgiyi vermektedir:
-"Musa, gözüpek bir hırsızdır. Bir fare kadar çevik olduğu için bedenini girebileceği deliklere göre ayarlamakta, evlere tavan delikleri ile bacalardan girmektedir.
Musa, hakikaten soyadı gibi cesurdur da. Zaman zaman temiz giyinerek dolaşır. Biz onu 2 senedir arıyorduk. Resimlerini teksir edip bütün teşkilata ve civar illere dağıtmış fakat bir türlü ele geçirememiştik."
Musa Korkmaz, nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesinde alınan ifadesini takiben tevkif edilerek ceza ve tevkif evine gönderilmiştir.

23.04.2006

Galatasaray ikinci hezimetten son saniyede kurtuldu




















15 Şubat 1960 Pazartesi tarihli Akşam Postasından

GENÇLERBİRLİĞİ:2
GALATASARAY:2
Bütün oyun müddetince hakim oynayan ve bu maçı, bitmesine 30 saniye kalaya kadar 2-1 galip devam ettiren Gençlerbirliği bu anda yediği bir gol yüzünden sahadan 2-2 berabere ayrıldı.
Gemçlerbirliği dün gece şaheser bir oyun oynadı. Bir anda Zeynel ve Orhan'ın golleri ile 2-0 ileri fırlayan Siyah-Kırmızılılar bu vaziyeti 30. dakikaya kadar devam ettirdiler. Bu dakikada ofsayttan yedikleri bir golle vaziyet 2-1 oldu. İlk devresi karşılıklı akınlarla geçen bu karşılaşmanın ikinci devresi ilk yarıya nazaran daha süratli ceryan etti.
Milli ligin ilk devresinde Galatasaray'a 3-0 yenilen Siyah-Kırmızılılar, aynı takımla yaptıkları hususi karşılaşmayı 2-3 kazanmışlardır. Bu bakımdan bir revanş havasını taşıyan bu karşılaşma çok süratli başladı. İlk dakikalardan itibaren rakip müdafayı zorlamaya başlayan Gençlerbirliği forveti Zeynel ve Orhan'ın güzel oyunları, kendilerini, yukarıda da bildirdiğimiz gibi bir anda rakipleri karşısında 2-0 galip vaziyete geçirdi. Siyah-Kırmızılılar bu maçta bütün hatlarıyla başalıydılar. Kaleci Selçuk rakip forvet akınlarını önlerken, müdafada bulunan elemanlar, forveti beslemekte güçlük çekmiyordu. Forvet elemanları arasında İlhan ilk devre başarılıyken, ikinci devre sahada dolaştı. Zeynel ve Orhan rakip müdafayı zorlarken Ayhan ile Tvfik ileri geri çalışarak vazifelerini yapıyorlardı.
Galatasaray, Hacettepe karşısındaki gibi başarısızdı. Kalede kaptan Turgay yediği iki gol hariç vazifesini yaptı sayılır. İki bek Candemir ve K. Ahmet, Ahmet vazifesini yaparken, Candemir aksıyordu. Haf hattındaki elemanlar vasattılar. Forvette bulunanlardan B. Ahmet ve Erol hariç diğerleri vazifelerini yaptılar kanaatindeyiz.
MAÇIN CERYANI VE GOLLER
Gençlerin vuruşu ile başlayan oyunun ilk 10 dakikası karşılıklı akınlarla geçti. Bu dakikadan sonra açılan Kırmızı-Siyahlılar 11. dakikada ilk gollerini kazandılar. İlhan'ın sağdan yaptığı ortayı Zeynel Ergun, Cendemir ve K. Ahmet'in arasına girerek yakaladı ve Turgay'ın çıkmasına rağmen hafif bir dokunuşla topu Galatasaray kalesi ağlarına göndermekte gecikmedi.
Bu golden sonra iyice açılan Gençlerbirliği forvetinin üst üste yapmış olduğu akınlar Galatasaray müdafaasını güç durumlara düşürdü. Bu golden hemen 6 dakika sonra ani bir kontr atak yapan Gençlerbirliği ikinci gollerini kazanmakta gecikmediler.
Orhan gerilerden aldığı topla ceza sahasına yaklaşarak İlhan'a verdiği pası ileri kayarak tekrar aldı ve Ergun ve Turgay'ın hakim olamadıkları topu yerden ikinci defa Galatasaray kalesine soktu. Bu golden sonra iyice açılan Gençlerbirliği forveti 23. dakikada bir korner kazandı. İlhan'ın çektiği korneri Turgay tutamadı. Bundan istifade eden Tevfik'in havada aşırtma şutu gol olurken Candemir tarafından kaleden uzaklaştırıldı. 2-0 ın verdiği rahatlıkla oyuna devam eden Gençlerbirliği bu arada iki tehlikeli akın atlattılar. 25 ve 26. dakikalarda Suat ve Metin'in şutlarını Selçuk bertaraf ettikten sonra 30. dakikada Metin'in golüne mani olamadı.
Soldan bir frikik kazanan Galatasaraylılar bu frikik atışından Metin ofsayt durumda sert bir kafa vuruşuyla takımına ilk golü kazandırdı. Bundan sonra Galatasaray'ın beraberlik golü peşinde koşmaları bir netice vermedi ve devre de bu şekilde sona erdi.
İKİNCİ DEVRE
İlk devreyi 2-1 mağlup bitiren Galatasaraylılar bu devreye mağlubiyetten kurtulmak, hiç olmazsa beraberliği temin için süratli başladılar. Fakat dakikalar ilerledikçe Galatasaray'ın bu oyunla beraberliği dahi temin edemiyeceği gözüküyordu. Oyunun sonlarına doğru vakit geçirmek için çalışan Gençlerbirliği maçın bitmesine 30 saniye kala galibiyetten uzaklaştı.
Taca atılması lazım gelen bir geri pasını uzaklaştırmak isteyen İlhan rakibine faul yaptı. Faul atışını yapan Metin topu kale içine doldurdu, kendisine hiç bir müdahale yapılmayan Suat sert bir kafa vuruşu ile takımının beraberliğini sağlayan golü attı. Ve maç ta Gençlerbirliği'nin santra vuruşu ile sona erdi.

16.04.2006

İyi Ahlak Derneği






8 Eylül 1966 Perşembe tarihli Hürriyet Gazetesinden

14.04.2006

Viski içenlerin sayısı gittikçe artıyor













21 Şubat 1964 Cuma tarihli Vatan Gazetesinden

Viski içenlerin sayısı gittikçe artıyor
Son aylar içinde bütün dünyada viski içenlerin sayısı hızla artmaktadır. Bu bakımdan İngiltere'nin ihracat sayesinde kazandığı dövizde de kendini belirten bir şekilde artış oluştur.
Bu konuda bilgi veren "Glasgow Herald" gazetesinin yayımladığı bir rapora göre, geçen yıl içinde İsveç, İtalya, Belçika ve Federal Almanya, 1 yıl öncesine kıyasla daha fazla viski ithal etmişlerdir. Gazete İskoç viskisi ithalatında 1 yıl öncesine kıyasla, kaydedilen artışı şöyle belirtmektedir:
Fransa %45, Belçika %34, Federal Almanya %18.
İlgililer, dünya viski sarfiyatında bu artışı insanların sağlık kaygılarına bağlamaktadır. Bugün birçok tanınmış hekimin belirttiğine göre, viski kalp hastalıklarında tedavi etkisi meydana getirmektedir.
FRANSIZ ERKEKLERİ TERLİK GİYMİYOR
Fransız İstatistik Dairesi tarafından yayımlanan son istatistiklerden anlaşıldığına göre Fransız erkekleri her geçen gün terliğe daha az iltifat etmektedirler.
Nitekim, Fransa'da 1957 yılında terlik imalatı 66.500.000 çift iken, bu, 1963'te 60.700.000 çifte düşmüştür.
Yine bu istatistikten öğrenildiğine göre, aynı devre içinde Fransız erkekleri arasında ayakkabıya karşı olan istek artmıştır.
AFRİKA'YA BEYAZ AKINI
Afrika memleketlerinin teker teker bağımsızlıklarına kavuşmalarının tabii sonucu olara Güney Afrika Cumhuriyetine beyaz akını birden artmış ve eski sömürgeler halkı buraya yerleşmeye başlamışlardır. Güney Afrika Cumhuriyeti resmi makamları tarafından verilen bilgide 1963 yılının ilk 9 ayı zarfında 18.134 beyazın bu memlekete yerleştiği görülmektedir.
İlgililer bu akının önümüzdeki yıl için de devam edeceğini tahmin etmektedirler.

8.04.2006

Psychedelic News İftaharla Sunar


Psychedelic direktör Sayın Metin Erksan Beyefendi ile psychedelic sanaatkar Sayın Zeki Müren mevzuulu muhabbet ettik. Devamı sa 5 sü 7 de

Bir Rahibe Mektebi Çöktü, 103 Kişi Öldü


3 Şubat 1963 Pazar tarihli Hürriyet Gazetesinden

Bir Rahibe Mektebi Çöktü, 103 Kişi Öldü
Quito (Ekvator) 2 (AP) - İçindeki talebelerle rahibe hocalarının ibadet ettiği bir sırada manastır şeklindeki rahibe mektebi çökmüştür.
İlk haberlerden enkaz altında kalan kız talebeler ve rahibelerden en az 103 kişinin öldüğü bildirilmektedir.
450 kadar talebe ile 8 rahibenin enkaz altında kaldıkları bildirilmektedir. Yaralı ve ölü sayısı henüz kati olarak tesbit edilememiştir.
SEBEBİ BELLİ DEĞİL
Del Canar'ın güney bölgesinde Biblian şehrinde vuku bulan kazada polis ve ordu birlikleri halkla birlikte, enkaz altında kalanları kurtarmaya çalışmaktadırlar.
Hadisenin sebebi hakkında henüz kati bir malumat elde edilememiştir.
ÜÇ KÜÇÜK KIZ
İlk gelen haberlerde enkaz altından 63 cesedin çıkarılmış bulunduğu bildirilmektedir. Enkaz altından bir rahibenin üç küçük kızın cesedine sarılmış olarak çıkarıldığı bildirilmektedir. Rahibe ağır yaralıdır. Biblion hastaneleri dolduğundan bazı yaralıların yakın şehirlere nakledildikleri bildirilmektedir.

2.04.2006

Türk Parlamento Heyeti Nerede?













3 Şubat 1963 Pazar tarihli Ekspres Gazetesinden

Türk parlamento heyeti nerede?
Korkunç faciadan sonra Çalışma Bakanı Bülent Ecevit çırpınıyordu. Çünkü Cihat Baban başkanlığındaki Türk Parlamento Heyetinin bu uçakta bulunma ihtimali vardır.
Önce PTT'ye başvuruldu, fakat Lefkoşe ve Beyrut hatları bozuktu. Sonra uçak şirketine, fakat uçak isim listesi uçakta yanıp kül olmuştu. Ve nihayet Dışişleri Bakanlığı telsizlerinden faydalanma yoluna gidildi ve memnuniyetle öğrenildi ki, Türk Parlamento Heyeti uçakta yoktu.

Oruçlu Şahsa Alkollu Diye Rapor Verilmiş


2 Şubat 1963 Cumartesi tarihli Akşam Gazetesinden

ORUÇLU ŞAHSA "ALKOLLU" DİYE RAPOR VERİLMİŞ
İZMİR, Özel
Oruçlu bir şahıs kendisine "Alkol almıştır" raporu veren Devlet Hastanesi nöbetçi doktorundan davacı olmuştur.
İddiaya göre beş vakit namaz kılan ve oruçlu bulunan Nejat Kaygısız adında bir iş adamı dün otomobili ile namaza giderken Hatay semtinde bir trafik kazası neticesinde muhtelif yerlerinden hafif surette yaralanmış ve polis tarafından Devlet Hastanesine sevk edilmiştir. Hiçbir muayeneye lüzum görülmeden "Alkol almış şuuru yerindedir" diye rapor verilen Nejat Kaygısız kendisinin Adli Tabiblikçe muayenesini istemiş ve rapor ile birlikte nöbetçi tabipten davacı olmuştur.