16.08.2005

Bir Gazeteciyi Dün Kaçırıp Dövdüler


















9 Eylül 1966 Cuma tarihli Hürriyet Gazetesinden

Bir Gazeteciyi Dün Kaçırıp Dövdüler

ANKARA, (HA) - Gazeteci İlhami Soysal, dün sabah üç meçhul şahıs tarafından otomobille şehir dışına çıkarılmış ve feci şekilde dövülmüştür. Olay, sabahın saat 9.00 unda Çankaya'da başlamış ve Ankara'nın ötesinde, 17 nci kilometresinde Çayyolu köyünün civarında sonuçlanmıştır. İlhami Soysal, kafasında kocaman bir delik ve vücudunun her yeri çürük ve kan içinde, zorlukla çalıştığı Akşam Gazetesi Bürosuna kadar gelebilmiştir.
SİYAH BUICK ARABA
İlhami Soysal, başından geçen bu feci olayı şu şekilde anlatmıştır:
"-Her sabah karımla Çankaya'dan şehre birlikte ineriz. Bu sabah ben geç kaldım ve yalnız olarak Basın Sitesinden çıktım. Pilot sokağı karşısındaki otobüs durağının biraz ötesinde dolmuş beklemeye başladım. Bu sırada siyah bir Buick araba geldi, senesi 1956 olarak tahmin ediyorum. İçinde, şoför mahallinde siyah elbise, kravat ve ayakkabılı bir şahıs vardı.
Çankaya'dan inenler bilirler. Zaman zaman özel arabalar, orada oturup da tanıdık sima gördüklerini şehre indirirler, bu şahıs da beni arabaya davet etti. Ayrıca ben bu arabayı özel taksi ve dolmuş yapıyor da sandım. Bindim arabaya. Bir alt durakta arabaya iki kişi daha bindi, arkaya oturdular. Birbirleriyle selamlaşıp merhabalaştılar... Sonra Kızılay'a gelmeden Bakanlıklar'daki Akay sokağının başında, otomobil kullanan şahıs, Kızılay'a inmeyeceğini ve İçişleri Bakanlığı'na doğru sapacağını söyledi.
KAFAMA BİRŞEY İNDİ
Ben de (sapınca ineyim) lütfen dedim. (Hay hay) dediler, ama saptıktan sonra durmadı ve İçişleri Bakanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığının arasında, tam ben bir soygunla karşılaşıyorum derken kafama sert birşey indi. Ne olduğunu anlayamadım ve dünya etrafımda tersine döndü, sonra vurmaya, iyice vurmaya başladılar. Ön cama bir tekme attım ve tuzla buz oldu. Sonra bağırmaya başladım. Bunun üzerine iki kişi beni tuttu ve ters çevirdi, kafamı motora doğru aşağıya soktular. Birisi arkadan tenasül uzuvlarımı buruyor, diğeri durmadan acımadan vuruyordu. Bir yandan bana (Büyüklerimiz aleyhinde yazarsın ha... Sen komünist misin?) diyorlardı.
Birara şoföre (Osman) diye hitap ettiklerini duydum. Sonra vurmaya devam ederlerken (Biz milliyetçiyiz) dediler... Fakat inanmıyorum...
Beni Ankara'dan uzakta bir yerde attılar. Sakın arabaya da bakma dediler. Zaten gözlüğüm yoktu, göremiyordum. Köylüler geldi (Araba kazası mı?) dediler. (Hayır, polisler dövdü) diye cevap verdim ve zorlukla bir kamyon durdurup şehre inebildim..."
SOYSAL'IN KANAATİ
İlhami Soysal'ın kanaati, kendisinin son Tural yazıları dolayısıyla özellikle Milli Emniyete mensup subaylar tarafından dövüldüğüdür. Bir diğer nokta da gazetecinin adeta kaçırıldığı, sonra hayatına kastedecek derecede ağır şekilde dövüldüğüdür.
Olaydan bir saat sonra Ankara Emniyetinin bütün mensupları meseleden haberdar olmadıklarını beyan etmişlerdir. İlhami Soysal, kafasındaki ağır yaradan dolayı bir iç kanama ihtimaliyle hastanede tedavi altına alınmıştır. Emniyet Müdürü Muzaffer Çağlar ise: "İlhami Soysal, Savcılıkta dövüldüğünü iddia etmiş, mesele bize intikal edince tahkikat yapılacaktır" demiştir.
BAŞBAKAN DEMİREL
Başbakan Süleyman Demirel ise evinden çıkıp veda için Çankaya'da Cumhurbaşkanına giderken gazetecilere şunları söylemiştir:
-"Fevkalade bir şeyden fevkalade üzüntü duyarız. Hadise tahkik ediliyor."
Olayın ne seyir alacağı ve ön camı kırık Buick arabanın, ilgili makamlarca derhal bulunup bulunmayacağı bugün veya yarın belli olacaktır.
OTOMOBİL ARANIYOR
Öte yandan olayı haber alan İçişleri Bakanı Faruk Sükan, derhal harekete geçmiş ve basına şu bilgiyi vermiştir:
-"Olay, ciddiyet ve dikkatle tahkik edilmektedir. Bütün illere, Savcılara, Emniyet Müdürlerine ve trafik şubelerine, ön camı kırık siyah renkteki Buick marka otomobilin bulunup, tutulması emredilmiştir."
MECLİSE AKSETTİRİLDİ
Diğer taraftan, CHP li Bülent Ecevit, Soysal'ın dövülmesini bir önerge ile Meclise aksettirmiştir.
Başbakan Demirel, Devlet Bakanı Cihat Bilgehan, İçişleri Bakanı Dr. Faruk Sükan, Başbakanlık Müsteşarı Munis Faik Ozansoy ile evinde uzun bir toplantı yaptıktan sonra da Soysal'ın dövülmesiyle ilgili olarak gazetecilere: "Konu, hakkında ciddiyetle takibat yapılmakta ve gerekli bütün tedbirler alınmış bulunmaktadır" demiştir.

Hiç yorum yok: